Gittiğimiz her şehir bir şeyleri değiştirir hayatımızda. Farkında olalım veya olmayalım.. Mutlaka bir şeyler bırakılmıştır o şehre ve karşılığında bir şeyler katılmıştır hayatımıza.. Bir nevi takas işlemi, şehirle sizin aranızda yapılan gizli bir sözleşmeye dayanan.. Bu takastan en kârlı çıktığım şehirlerden birini yazmanın mutluluğu var işte bu yazıya başlarken.Hadi Porto’ya,hadi!!
Yazıya devam etmeden önce
yapmamız gereken bir şey daha var.. Her şehirle özdeşleştirdiğim bir şarkı
vardır ve eğer konu bir Portekiz şehriyse Fado’dan bahsetmeden gerekli
ritüelleri tamamlamış sayılmayız. Portekiz’in her noktasından yükselen
melankolik müzik türü Fado, ülke için çok özel. Yüzyıllar boyunca coğrafi
keşiflerin ve gemi ticaretinin merkezi konumunda bulunmuş Portekiz, birçok
gemicinin ailesini arkasında bıraktığı ve çoğunda da onları bir daha hiç göremediği bir ülke olmuş tarih boyunca. İşte Portekizli
ailelerin denize uğurladıkları gemicilere hitaben söyledikleri şarkılar Fado
müziğinin de temellerini oluşturmuş. Bu konuda otorite sayılan Amalia
Rodrigues’in Fado Portugues şarkısını da açtıysak yazıya başlayabiliriz.