Spor etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Spor etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

13 Ekim 2012 Cumartesi

Yalnız Adam

Dünyanın en zor işlerinden birisidir teknik direktör olmak.Etrafınızda binlerce kişi,önünüzde 22 futbolcu varken siz sahanın kenarında tek başınasınızdır.Sevinci de üzüntüyü de hep yalnız yaşarsınız.Aslında üzüntüyü bile yalnız yaşamanıza izin vermezler çoğu zaman.Sorumlu hep sizsinizdir,aldığınız kararlar yanlıştır ve sahanın kenarındaki o yalnız adamın yani sizin hep gitmeniz istenir takımdan.Futbolda sevinmek gol atmak demektir ama çok azdır gol atınca teknik direktöre koşan futbolcu görmek.Kazanınca futbolcuların sayesinde,kaybedince yalnız adamın yüzünden...İşler biraz böyle yürür buralarda ve sırf bu yüzden bile saygıyı hak eder teknik direktörler.

10 Ekim 2012 Çarşamba

Alex'e Veda

Kaç yıl geçtiğinin hiçbir zaman bir önemi yoktur.Geçen yıllarda yaşanmış mutluluklar avutmaya yetmez sizi.Sona doğru yaklaşırken ve ayrılık günü giderek yakınlaşırken kimse düşünmez ne kadar güzel anılar yaşadığını.Herkes daha fazlasını ister ve neden şimdi sona eriyor diye sinirlenir kendi kendine.

7 Ekim 2012 Pazar

Sessiz Oyun

Şu ülkede tenis seven, oynamayı falan geçtim sadece takip eden ne kadar insan vardır? Futboldakinin yarısı kadar, çeyreği kadar? O kadar bile yok. Yanlış anlaşılmasın futbola hiiç lafım yok. Benim lafım televizyonlara! Millet görmüyor ki sevsin, sahiplensin. Arada sırada tenisle ilgili haberler de yapmak çok mu zor ey medya? İnsanların gördükleri hep futbol, son 2 dakika içinde eğer büyük bir turnuva varsa basketbol ve voleybol. Bu mu spor anlayışı? Biraz da diğer sporlardan bahsetmek çok mu zor? Dikkat etmemiş olabilirim ama hiç hatırlamıyorum tenisten bahsedildiğini. Spor kanallarını saymıyorum tabi ki. Onları zan altında bırakmak istemem ama onlar da anca Wimbledon, Roland Garros,US Open ve Australian Open zamanında haber yapıyorlar. Anca o zaman haber değeri taşıyabiliyor malesef. Sadece Grand Slamlerden mi ibaret tenis? Değil! Mesela bu hafta China Open vardı. Yarın da final maçı var Djokovic ve Tsonga arasında(pazar günü yani). Bizden de  Marsel İlhan katılmıştı. Bari Marsel vardı diye lafı geçseydi, ama yok.. Neyse ben sonucu heyecanla bekliyorum. Söylemezsem olmaz umarım Tsonga kazanır,yapacak birşey yok sevmiyorum seni Djoko. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hay bin kunduz!

Not: Eurosport'ta 15.15'te final maçını veriyorlar,meraklısına.